BU GÜNE KADAR KAÇ GENELEVİ YIKTINIZ SÖYLEYİN. Recep Gündoğan

Kent gazetesi yazarlarından Recep Gündoğan İstanbul Kağıthane’de Süleymancılar olarak bilinen ve Kur’an dersleri ve talebe eğitimleri ile ön plana çıkan “Sadabat” isimli yurdun ne idüğü belirsiz bir karar ile gece saat 4’te yapılan bir baskın ile yıkılmasındaki asıl niyeti ve arka planını değerlendirdi.
Toplumun ahlakını ve maneviyatını ön planda tutmayı kendine şiar edinmiş her vatandaş dindar nesil yetişecek diye bekleyedursun, ahlak seviyesi zayıflamış dini ve manevi değerlerden yoksun bir nesil meydana getirmek isteyenler yoğun bir şekilde çalışmalarına devam ediyor.
GECE 4:00 DA BASKIN NEYİN NESİ
İstanbul Kağıthane’de dün gece vakti saat 4.00 sularında polis ekipleri zabıta birimleri ve tomalar ile öğrencilerin üzerine sıkılan biber gazları bu işi planlayanların niyetlerinin sadece yıkım olmadığını ve yaklaşık üç beş senedir, özellikle de 15 Temmuz hadisesinden sonra cemaatlere, ilim yuvalarına sistematik bir şekilde uygulanan baskı, yıldırma ve gelinen noktada ise ortadan kaldırma operasyonu olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Toplumun, özellikle de genç kuşağın dini değerlerden uzaklaştığı eğlencenin, fısku fucurun, çarpık eğitim sisteminin, cinselliğin, çıplaklığın uluorta sergilendiği, hiç kimseden korkmadan ve utanmadan homoseksüelliğin lezbiyenliğin erkek erkeğe evliliğin sistematik bir şekilde topluma dağıtılmaya çalıştığı bu son dönemde topluma ahlaklı bir nesil yetiştirmek adına yola çıkan, bu tür faaliyetler yapan yapıların ve cemaatlerin faaliyetlerine kıyasıya yapılan bu müdahale tek kelime ile derin ve dinsiz bir yapının müdahalesi olduğunu ve ne ilginçtir ki yurt görevlilerinin “Neden gece vakti geliyorsunuz gündüz gelseniz olmaz mı çocuklar uyuyor” sorusu karşısında “gündüzden gelelimde yürütmeyi durdurma kararı alın öyle mi” diye cevap vermesi bu yıkım işinin ne derece hukuki olduğunu ve bu ekibin ise hukuk tanımaz bir yapının görevlileri olduğunu açıkça göstermektedir.
BU GÜNE KADAR KAÇ TANE GENELEVİ KAPATTINIZ
Toplumu günaha götürmek maksadı ile atılacak olan her adım devlet tarafından teşvik ediliyor.
İçkili mekanlar şans oyunları, erotik sahnelerin normal hale geldiği diziler ve sinemalar; Evet Bütün bunlar devlet tarafından alabildiğine teşfik ediliyor. Peki yetkililere şunu sormak istiyorum Bugüne kadar hangi zina evine böyle tomalarla baskınlar yapıp yıkım kararı aldınız ve yıktınız, kaç tane içkili mekanın ve gece kulübünün kapısına toplumu ifsad ediyor, aileleri yıkıyor huzursuzluk çıkarıyor gerekçesi ile kilit vurdunuz, kaç tane diziye toplumun ahlakını bozuyor genç kuşağı cinselliğe sevk ediyor gerekçesiyle yayın durdurma kararı aldınız söyler misiniz ?
Hayır hayır; Bu yapılan uygulama ergenekon davasında tahliye olunca cezaevi kapısında bütün cemaatlerin kökünü kazıyacağız diye çığlık atan Doğu Perinçek’in söylediği gibi cemaatleri ortadan kaldırma operasyonunun bir devamıdır. Üzülerek belirteyim ki; karar mekanizmasında olanlarda bu duruma alet olmuş hatta ve hatta yakalarını kaptırmış durumdadırlar.
Ancak burada kaçırmış oldukları ince bir detayı ifade etmek istiyorum. Bu davaya düşmanlık etmek isteyen gerek yapılar, gerek örgütler ve gerekse de liderler hep var olmuştur ve de olacaktır ancak işin sonunda ortadan kalkan ve yok olan hep kendileri olmuştur. Allah’ın davası dimdik ortadadır ve bu davayı omuzlayan cemaatler onun müntesipleri hep var olmuştur ve’de olmaya devam edecektir. Çünkü bu dava Allah’ın davasıdır Allah istemedikçe bitiremeyecekler. Aksine kendileri bitip yok olacaklardır tarihte buna şahittir.
Son olarak; Dün köklü değişim camiasına, bugün devamı olarak Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı ve Süleymancılara, yarın ise kuvvetle muhtemel diğer camialara sıçrayacak olan bu baskı politikasını, kalbinde temiz toplum hayalini besleyen tüm toplum adına şiddetle kınıyorum.
DAVET MEDYA
RECEP GÜNDOĞAN